Kalp hastalıkları tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de en önde gelen ölüm sebebini oluşturuyor. Bu nedenle kalp hastalıkları hemen herkes için korkulu bir rüyadan farksız. Kalp hastalığına yakalanan kişilerin yarıdan fazlasında bu korku nedeniyle depresyon gelişiyor. Oysaki kalp hastaları, sağlıklı bir yaşam tarzı benimseyerek ve hekimlerine önerilerine uyarak ömürlerini uzatabilirler. Kalp hastalarının dikkatli olması gerektiği noktalardan biri de soğuklardan korunmak. Ani sıcaklık değişimleri kalp yetersizliği, ritim bozuklukları ve kalp krizini tetikleyebilir ve bu durum özellikle 65 yaş üzerinde daha belirgindir. Havanın soğuduğu bu günlerde kalp hastalarının soğuktan nasıl korunacaklarını, dikkat etmeleri gereken püf noktaları sıraladık.
-
Uzun süre soğuk havada yürümeniz gerekiyorsa maske kullanın. En çok yapılan hatalardan biri soğuğa karşı kat kat elbise giyerken ağız ve burunun korumasız bırakılmasıdır. Özellikle sıfır derecenin altındaki havanın uzun süre solunması nefes darlığı ve ritim bozukluklarını tetikleyebilir. Ağız ve burunu kapatacak bir maske yada atkı kullanımı solunacak havayı ısıtacak ve vücudu soğuktan koruyacaktır.
-
Soğuk havaya çıkarken atkı ve bere ile kafanızı koruyun. Vücuttaki ısı kaybının yarıya yakını baş bölgesinden gerçekleşir. Soğuğa karşı kafanın korunmaması vücudu soğuğun zararlı etkilerine maruz bırakır. Soğuk havada kan koyulaşır ve pıhtıya eğilim artar. Vücut damarlarındaki büzüşme ve tetikleyici sempatik aktivasyon sonucu tansiyonda artış olur. Kalp vücut sıcaklığını sabit tutmak için daha çok çalışır. Bütün bunlar sonucunda kalbin üzerindeki yük artar
-
Rüzgar, yağmur ve kar yağışı soğuğu daha belirgin hissettirir. Böyle havalarda ek tedbir alınmalıdır. Yağmurluk yada şemsiye kullanımı ısı kaybını azaltacaktır.
-
Lahana şeklinde giyinmek yerine mantıklı giyim tarzını benimseyin. Çok kalın giyinmek, lahana gibi dolaptaki bütün elbiselerin üst üste giyinmesi sık yapılan hatalardan biri olup, erken dönemde terleme, soğuma ve üşüme ile sonlanacaktır. Kat kat giyinmek önemli bir nokta olup, elbiseler arasında kalan hava izolasyon görevi görür. Terletmeyen sentetik içlik üzerine ısıyı koruyacak yünlü bir elbise ve en dışa su geçirmez kaban önerilen giyinme şeklidir. Pamuklu iç giyim teri emeceğinden önerilmemektedir.
-
Soğukta gücünüzü akılcı kullanın. Soğuk mevsim beraberinde ek efor sarfetme gereğine yol açabilir. Kar temizleme, yolda kalan aracı itme, yağmura yakalanmamak için koşma gibi ek eforlar nefes darlığına yol açar, ritim bozukluğu ve kalp krizini tetikleyebilir.
-
Soğuk havada alkol tüketmeyin. Alkollü içecekler vücuda sıcaklı hissi vermelerine karşın vücut damarlarında genişlemeye yol açarlar ve soğuk ile temasta ısı kaybı daha çok belirginleşir. Bu nedenle tercih edilecek içecek su yada bitki çayları olmalıdır.
-
Soğuk mevsimin getirdiği diğer risk ise güneş ışınlarından az faydalanmamızdır. Güneş ışınları D vitaminini vücutta aktif hale geçirmek için gereklidir ve kış mevsiminde D vitamini düzeyinde azalma olur. Belirgin D vitamini eksikliği kalp hastalıkları riskini 3 katına çıkarır. D vitamini değerlerine bakılmalı ve D vitamini eksikliği bulunan kişiler aktif formlu tabletler ile tedavi edilmelidir.
-
Soğuklar düzenli egzersiz alışkanlığını etkilemesin. Özellikle bahar ve yaz döneminde daha düzenli olarak yapılan egzersizler havanın soğumasıyla birlikte ve kış aylarında sıklıkla ihmal edilip bırakılmakta. Hergün düzenli yapılan egzersizin faydalı etkileri saymakla bitmiyor.Kan basıncında düşme, ritimde düzelme, kiloda azalma, nefesin açılması, şeker hastalığı riskinin azalması, vücut direncinin artması ve en önemlisi damar sağlığında düzelme ile birlikte kalp krizi riskinin azalması düzenli egzersizin olumlu etkilerinden.
-
Kalp sağlımızı korumak için semt pazarlarına inin. Günlük en az 5 porsiyon taze sebze ve meyve tüketimi hem damarlarımı korur hemde enfeksiyonlara karşı vücut direncini arttırır. Kış mevsimi taze meyve ve sebzenin bol olduğu bir dönemdir. Semt pazarlarının haftalık ziyareti ve taze sebze meyve temini önemlidir.
-
Gribin evde geçmesini beklemeyin. Soğuk havalar ile birlikte grip, solunum yolu enfeksiyonları ve bronşit vakalarında ciddi artış olur. Özellikle kalp yetersizliği bulunan kişilerde enfeksiyonlar ağır seyreder ve kalp yetersizliği kötüleşebilir. Kalp hastalarının özellikle ateşle seyreden solunum yolu enfeksiyonları için sağlık kuruluşlarına başvurması önemlidir.
-
Tatil için yönünüzü sıcak ülkelere çevirin. Her ne kadar tatil denilince hep yaz mevsimi akıla gelse de, kış döneminde tatil planlayanların sayısı az olmuyor. Kış sporları meraklısı değilseniz tatil için yönünüzü daha sıcak ülkelere çevirin. Kalp sağlığı için en ideal sıcaklık aralığı 18-24 derece olup, özellikle 12 derecenin altındaki soğuklarda kalp krizi riski artıyor. Soğuk kapalı bir ortamda kış tatili yerine daha ılıman yörelere giderek açık havada güneşin keyfini sürmeniz hem ruhunuzu hem de bedeninizi soğuktan koruyacaktır.
Not: Bu yazı 19.01.2016 tarihli Korkusuz gazetesinde ve mynet.com da yayınlanmıştır.
http://www.mynet.com/haber/saglik/soguk-havalar-kalbi-zorluyor-2275302-1
Bu yazı ile ilişkili haberi youtube kanalımızdan izleyebilirsiniz.